vorwerfen

listen to the pronunciation of vorwerfen
Deutsch - Türkisch
suçlamak
{'fo: rverfın} suçlamak, kınamak
jdm etw vorwerfen
(birini bir şeyden dolayı) azarlamak, kınamak, suçlamak
Englisch - Türkisch

Definition von vorwerfen im Englisch Türkisch wörterbuch

accuse
suçlamak
accuse
suçla

O, beni bir yalancı olmakla suçladı. - He accused me of being a liar.

Patronun öğle yemeğini yemekle suçlandım. - I was accused of eating the boss's lunch.

accuse
suçlamada bulunmak
accuse
itham

Yakınlarını kayırmakla itham ediliyor. - She was accused for nepotism.

Tom haksız yere suçla itham edildi. - Tom was unjustly accused of the crime.

accuse
maznun
accuse
suçlama

Sanık, hakkındaki iki suçlamadan beraat etti. - The accused was acquitted on two of the charges.

Tom onların onu suçlamada bulunduğu suçu işlemedi. - Tom didn't commit the crime they've accused him of.

accuse
{f} suçlamak, itham etmek
accuse
(fiil) suçlamak, itham etmek