İki kere iki dört eder.
 - Twice two is equal to four.
İki kere ölç, bir kere kes.
 - Measure twice, cut once!
Erkek kardeşim benim yediğimin iki katı kadar yemek yiyor.
 - My brother eats twice as much as I do.
Bu tünel onun iki katı kadar uzundur.
 - This tunnel is twice as long as that one.
İki kez evlendi ve yirmiden fazla çocuğu oldu.
 - He married twice and had more than 20 children.
Komite ayda iki kez toplanır.
 - The committee meets twice a month.
Bir şeyi yapmak için Tom'a iki defa söylemek zorunda değilsin.
 - You don't have to tell Tom twice to do something.
İki defa Fuji Dağı'na tırmandım.
 - I've climbed Mt. Fuji twice.