Tom ve Mary odada kendilerine barikat kurdular.
 - Tom and Mary barricaded themselves in the room.
Tom odasında kendine barikat kurdu.
 - Tom barricaded himself in his room.
Protestocular girişe barikat kurdular.
 - The protesters barricaded the entrance.
Zihninde yeni fikre karşı barikat kurulmuştu.
 - Her mind was barricaded against the new idea.