Onlar düşmanı pusuya düşürdü.
- They ambushed the enemy.
Tom bir polisi pusuya düşürdü ve onu bir baltayla öldürdü.
- Tom ambushed a policeman and killed him with an ax.
Tüm yapmanız gereken, onun cevabını beklemek.
- All that you have to do is to wait for his reply.
Tüm yapabileceğin beklemektir.
- All you can do is to wait.
Uzun bir bekleyiş olacak.
- It'll be a long wait.
Bekleyiş nihayet bitti.
- The wait is finally over.
Bekleme salonunda beş hasta vardı.
- Five patients were in the waiting room.
Biz, erkekler kadınları beklemeye alışığız.
- We men are used to waiting for the women.
Burada kalmak ve bizimle beklemek istemediğinden emin misin?
- Are you sure you don't want to stay here and wait with us?
Beklemek, gözlemek ve sessiz kalmak birçok savaşı önleyebilir.
- Waiting, observing, and keeping silent can avoid many wars.
Lütfen yarım saat bekle.
- Please wait for thirty minutes.
Carlos bir müddet bekledi.
- Carlos waited a moment.
Lütfen beş dakika bekleyin.
- Please wait five minutes.
Çorba ısınıncaya kadar bekleyin.
- Wait till the soup warms.
Polis arabası, yerel bir çetenin üyeleri tarafından pusuya düşürüldü.
- The police car was ambushed by members of a local gang.
Haydutlar tarafından pusuya düşürüldük.
- We were ambushed by bandits.