Tom bir polisi pusuya düşürdü ve onu bir baltayla öldürdü.
- Tom ambushed a policeman and killed him with an ax.
Tom bir pusuda öldürüldü.
- Tom was killed in an ambush.
Tüm yapabileceğin beklemektir.
- All you can do is to wait.
Bir bilet almak için en az bir saat beklemek zorunda kalırsın.
- You'll have to wait not less than an hour to get a ticket.
Uzun bir bekleyiş olacak.
- It'll be a long wait.
Bekleyiş nihayet bitti.
- The wait is finally over.
Bekleme salonunda beş hasta vardı.
- Five patients were in the waiting room.
Bekleme salonunda beş hasta vardı.
- There were five patients in the waiting room.
Beklemek, gözlemek ve sessiz kalmak birçok savaşı önleyebilir.
- Waiting, observing, and keeping silent can avoid many wars.
Burada kalmak ve bizimle beklemek istemediğinden emin misin?
- Are you sure you don't want to stay here and wait with us?
O gelene kadar burada bekleyeceğim.
- I'll wait here until she comes.
Burada beklememen gerekir.
- You shouldn't wait here.
Lütfen beş dakika bekleyin.
- Please wait for five minutes.
Çorba ısınıncaya kadar bekleyin.
- Wait till the soup warms.
Onlar düşmanı pusuya düşürdü.
- They ambushed the enemy.
Tom bir polisi pusuya düşürdü ve onu bir baltayla öldürdü.
- Tom ambushed a policeman and killed him with an ax.