İngilizce dilinden ve onunla ilgili her şeyden nefret ediyorum.
- I hate the English language and everything related to it.
İngilizceyi seviyorum ama iyi konuşamıyorum.
- I like the English language, but I don't speak it well.
Sonunda, ocağın sekizinde, Britanyalılar saldırdı.
- Finally, on January eighth, the British attacked.
Britanyalı göçmenler standart İngilizce konuşmadılar.
- British immigrants didn't speak standard English.
İngiliz halkı genel olarak evcil hayvanlarına son derece düşkündür.
- The British people in general are extremely fond of their pets.
O bir İngiliz vatandaşı, ama Hindistan'da yaşıyor.
- He's a British citizen, but he lives in India.