Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

stand in line; make a row, form a line (british)

listen to the pronunciation of stand in line; make a row, form a line (british)
Englisch - Türkisch

Definition von stand in line; make a row, form a line (british) im Englisch Türkisch wörterbuch

queue
kuyruğa girmek
queue
{i} sıra

Biz otobüs için sıraya girdik. - We queued up for the bus.

Bilet ofisinde sıra çok uzun. - The queue is too long at the ticket office.

queue
kuyruk

Kuyrukta beklemekten hoşlanmıyorum. - I don't like waiting in queues.

İngilizler kuyruklarda durmaya alışkın. - British people are used to standing in queues.

queue
(Bilgisayar) sıraya al
queue
sıralamak
queue
kuyruğa sokmak
queue
kuyruk oluşturmak
queue
{f} kuyruk ol

Mağazanın önünde uzun bir kuyruk oluşmuştu. - A long queue had formed in front of the shop.

queue
{f} sıra olmak
queue
{f} kuyrukla

İngilizler kuyruklarda durmaya alışkın. - British people are used to standing in queues.

queue
{i} saç örgüsü
queue
queue up kuyruğa girmek
queue
kuyrukta bekle

Kuyrukta beklemekten hoşlanmıyorum. - I don't like waiting in queues.

queue
kuyruk olmak
queue
başın arka tarafından sarkan saç örgüsü
queue
kuyruga girmek
queue
(isim) saç örgüsü, at kuyruğu, sıra, dizi, kuyruk
queue
kuyruk,v.kuyrukla: n.kuyruk
Englisch - Englisch
{f} queue