Sana satranç oynamayı ögreteceğim.
- Ich werde dir Schachspielen beibringen.
O, satranç turnuvasında birincilik ödülünü aldı.
- He carried off the first prize at the chess tournament.
Bana nasıl satranç oynayacağımı öğretir misin?
- Will you teach me how to play chess?