Yaşamak için yiyecek, giyecek ve bir eve ihtiyacımız var.
- Necesitamos comida, ropa y una casa para vivir.
Giysiler hakkında Aki'yle biraz konuştum.
- Hablé un poco con Aki sobre ropa.
Buradaki insanlar çok çekici giysiler kullanmaya alışkındır.
- La gente de aquí acostumbra a usar ropa muy atractiva.
He went out carrying a bundle of clothing.
- Salió llevando un bulto de ropa.
This room has two closets for clothing.
- Esta habitación tiene dos armarios para la ropa.