Tüm eleştirmenler yeni filmi öğdü.
 - All the critics praised the new movie.
O bir eleştirmen olarak gittikçe daha çok ünlü oldu.
 - He became more and more famous as a critic.
Bu yazar ABD'nin bir süper güç olarak rolünün önde gelen bir muhalifidir.
 - This author is a prominent critic of the role of the United States as a superpower.
Tom'un bir sürü muhalifleri vardı.
 - Tom had many critics.
Bu kadar eleştirici olmayın.
 - Don't be so critical.