ni̇sab

listen to the pronunciation of ni̇sab
Türkisch - Türkisch
(Osmanlı Dönemi) Fık: Altının nisabı: 20 miskal; gümüşünki 200 dirhem (yani 600 gram); koyun ile keçinin 40 adet; sığır, manda 30; ve devenin nisabı da 5'dir
(Osmanlı Dönemi) Asıl, esas. Sermaye mal. Derece, had
(Osmanlı Dönemi) Bir mecliste görüşmeye başlanabilmek, yahut karar verebilmek için bulunması şart olan âza sayısı
(Osmanlı Dönemi) Zekât ölçüsü, ölçü miktarı
(Osmanlı Dönemi) Hisse, nasib
(Osmanlı Dönemi) İstenilen had, derece. (Bak: Zekât)
(Osmanlı Dönemi) Üzerine zekât verilmesi farz olan mal miktarı
NİME
(Osmanlı Dönemi) f. Yarım, nısf, yarı
Englisch - Englisch

Definition von ni̇sab im Englisch Englisch wörterbuch

nime
a new interface for musical expression
nime
New Interfaces for Musical Expression