Deutsch - Türkisch
Definition von nachspeise im Deutsch Türkisch wörterbuch
- (Aşçı, Gastronomi) yemek sonrası yenilen tatlı ; tatlı
- n {'na: hşpayzı} e üstlük, tatlı, meyve
Englisch - Türkisch
Definition von nachspeise im Englisch Türkisch wörterbuch
- dessert
- {i} tatlı
Sana biraz tatlı ısmarladım.
-I've ordered you some dessert.
Tatlı olarak bir satsuma al.
-Have a satsuma for dessert.
- dessert
- {i} (yemeğin sonunda yenen) tatlı, yemiş, soğukluk
- dessert
- yemiş soğukluk
- dessert
- yemeğin sonunda yenen tatlı
- dessert
- dessert spoon tatlı kaşığı
- dessert
- soğukluk
- dessert
- (Gıda) meyva
- dessert
- (yemeğin sonunda yenen) tatlı
- afters
- {i} yemek sonrası yenilen şey
- afters
- {i} tatlı
- dessert
- {i} meyve
Markette meyve için üç elma ve iki salkım üzüm aldım.
-I bought three apples and two bunches of grapes for dessert at the market.
Tatlı için ne istersin, dondurma mı yoksa taze meyve mi?
-What would you like for dessert, ice cream or fresh fruit?
- pud
- i., İng., k.dili. (yemeğin sonunda yenilen) tatlı
- pud
- {i} puding
Tom'un gerçekten yemek istediği çikolatalı pudingti.
-What Tom really wanted to eat was chocolate pudding.
Puding istiyorsan, etini yemelisin.
-If you want pudding, you must eat your meat.
- pud
- {i} el (çocuk)
- pud
- {i} önayak
- pudding
- {i} İng. (yemeğin sonunda yenilen) tatlı
- pudding
- The proof of the pudding is in the eating
Relevante Übersetzungen
Deutsch - Englisch
Definition von nachspeise im Deutsch Englisch wörterbuch
- afters
- pudding
- dessert
- sweet
- pud
- (Aşçı, Gastronomi) dessert, sweet, afters
- Die Nachspeise ließ sie ausfallen.
- She passed on the dessert
- Zur Nachspeise gibt's Eis.
- There's ice-cream for pudding
- die Nachspeise mit einer Schokoladesauce aufputzen
- to dress up the dessert with a chocolate sauce
Relevante Übersetzungen
nachspeise
Resimler
Historie
Favoriten