O, elini dalgalı kahverengi saçının içinden geçiriyor.
 - He's running his hand through his wavy, brown hair.
Tom'un dalgalı kahverengi saçı ve mavi gözleri var.
 - Tom has wavy brown hair and blue eyes.
Onlar tuşları aşağı yukarı hareket ettirdiler.
 - They moved up and down the keys.
Bu caddede aşağı yukarı yürüyerek saatler harcadım.
 - I spent hours walking up and down on this street.
Çocuklar kanapenin üstünde yukarı aşağı sıçramaya başladı.
 - The children started bouncing up and down on the couch.
Onlar yukarı aşağı zıpladı.
 - They bounced up and down.