Tıp fakültesine geri dönüyorum.
- Ich kehre auf die Medizinische Fakultät zurück.
O bir tıp öğrencisiydi.
- Sie war Medizinstudentin.
O, üniversitede tıp eğitimi almaya karar verdi.
- He decided to major in medicine in college.
Tıptaki son gelişmeler dikkat çekiyor.
- Recent advances in medicine are remarkable.
Babam doktorluk uygulaması yapmaktadır.
- My father practices medicine.
O doktorluktan men edildi.
- He was banned from practising medicine.
Tom'un ilaç tedavisine ihtiyacı var.
- Tom needs his medication.
İlaç tedavisi bana yardım etti.
- The medication helped me.
Bu ilaçları babam için aldım.
- I bought these medications for my father.
İlaç ve alkol çoğu zaman karışmaz.
- Medication and alcohol often don't mix.
Medicines must have a bitter taste, or else they won't help.
- Die Medizin muss bitter schmecken, sonst hilft sie nichts.