mansion

listen to the pronunciation of mansion
Englisch - Türkisch
{i} konak

O oldukça büyük bir konakta yaşar. - She lives in quite a big mansion.

Büyük bir konakta yaşamak istemiyorum. - I don't want to live in a big mansion.

{i} köşk

Onlar bir köşkte yaşamaktadırlar. - They live in a mansion.

Tom çok büyük bir köşkte yaşıyor. - Tom lives in a very big mansion.

büyük konak
büyük ve güzel ev
{i} kâşane
eskiden malikane konağı
{i} konak; kâşane; köşk; malikâne
mansion tax
Lüks konaklardan alınan vergi
mansion house
londra belediye konağı
large mansion
büyük konak
mansions
bina
mansion
Favoriten