Türkisch - Englisch
Definition von keçisi im Türkisch Englisch wörterbuch
- keçi
- goat
Horse, lion, dog, goat: these are animals.
-At, aslan, köpek, keçi: bunlar hayvandır.
That cheese is made from goat's milk.
-O peynir keçi sütünden yapılır.
- günah keçisi
- scapegoat
They're looking for a scapegoat.
-Onlar bir günah keçisi arıyorlar.
They simply need a scapegoat.
-Onlara basbayağı bir günah keçisi lazım.
- keçi
- stubborn person
- keçi
- goat; obstinate, stubborn
- keçi
- stubborn
- keçi
- (Hayvan Bilim, Zooloji) domestic goat
- kıl keçisi
- (Çiftçilik) hair goat
- misk keçisi
- (Hayvan Bilim, Zooloji) moschus moschiferus
- Keçi
- caprine
- dağ keçisi
- mountain goat
- Ahfeş'in keçisi gibi baş sallamak
- to nod in agreement without understanding what is said
- Ankara keçisi
- (Tabiat Doğa) (hayvan, Fam: içiboş boynuzlugiller) Angora goat
- ankara keçisi
- angora goat
- dağ keçisi
- ibex
- günah keçisi
- goat
- keçi
- slang hashish
- keçi
- she-goat, nanny goat
- keçi
- (Konuşma Dili) muleheaded, pigheaded
- keçi
- (Tabiat Doğa) (hayvan, Fam: içiboş boynuzlugiller) [syn.: keçi, teke, erkeç, ergeç] goat, domestic goat
- keçi
- slang passive male homosexual, faggot
- maltız keçisi
- Maltese goat
- tiftik keçisi
- Angora goat
- yaban keçisi
- (Tabiat Doğa) (hayvan) mountain goat, wild goat
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von keçisi im Türkisch Türkisch wörterbuch
- Ankara keçisi
- Uzun, kıvırcık ve ipek gibi yumuşak kılları olan ve Ankara yöresinde yetiştirilen evcil keçi türü, tiftik keçisi
- Keçi
- (Osmanlı Dönemi) MAİZ
- Keçi
- eçgü
- Maltız keçisi
- Ana yurdu Malta adası olan, çok süt veren, kısa tüylü, küçük bir cins keçi
- dağ keçisi
- Boynuzlugiller familyasından, ufak sürüler hâlinde yaşayan, çok çevik bir antilop türü, elik (Rupicapra tragus)
- günah keçisi
- Sürekli suçlanan, her gelenin öfkesini ondan çıkardığı kimse
- keçi
- İnatçı
- keçi
- Zoolojide, Capra hircus olarak tanımlanan, geviş getirenlerden, eti-sütü-derisi ve kılı için yetiştirilen, memeli evcil bir hayvan
- keçi
- Geviş getirenlerden, eti, sütü, derisi ve kılı için yetiştirilen, memeli evcil hayvan (Capra hircus)
- keçi
- Bu hayvanın dişisi
- keçi
- Geviş getirenlerden, eti, sütü, derisi ve kılı için yetiştirilen, memeli dişi hayvan
- kıl keçisi
- Vücut rengi beyazdan siyaha kadar değişmekle beraber en çok siyah renklisi görülen yerli bir keçi türü, karakeçi
- tiftik keçisi
- Vücut rengi beyaz, kılları çok ince, parlak, uzun ve kıvrımlı olan bir keçi türü, Ankara keçisi
- yaban keçisi
- Uzun ve kıvrık boynuzlu, Anadolu'nun dağlık bölgelerinde yetişen bir keçi türü
Relevante Übersetzungen
keçisi
Silbentrennung
ke·çi·siResimler
Historie
Favoriten