karşılaştır

listen to the pronunciation of karşılaştır
Türkisch - Englisch
compare

We compared his work with hers. - Biz onun işini onunkilerle karşılaştırdık.

Your achievements cannot be compared with mine. - Başarıların benimki ile karşılaştırılamaz.

match against
{f} contrasting
{f} comparing

I'm not comparing Tom to Mary. - Tom'u Mary ile karşılaştırmıyorum.

You're comparing apples and oranges! - Sen elmalarla portakalları karşılaştırıyorsun!

{f} collated
{f} compared

Your achievements cannot be compared with mine. - Başarıların benimki ile karşılaştırılamaz.

We compared his work with hers. - Biz onun işini onunkilerle karşılaştırdık.

(Bilgisayar) reconcile