jubiläum

listen to the pronunciation of jubiläum
Deutsch - Türkisch
-äen {yubi'le: um} s jübile
jübile
s. yubi'le: um jübile
Englisch - Türkisch

Definition von jubiläum im Englisch Türkisch wörterbuch

anniversary
{i} yıldönümü

Sen ve Tom evlilik yıldönümünüz için ne yapacaksınız? - What are you and Tom going to do for your anniversary?

O, evlilik yıldönümünü unuttu. - He forgot his wedding anniversary.

anniversary
yıl dönümü

Evlilik yıl dönümümüz yakında geliyor. - Our wedding anniversary is coming soon.

Yıl dönümümüzü unuttum. - I forgot our anniversary.

anniversary
(Bilgisayar) evlilik yıldönümü

Mutlu evlilik yıldönümü. - Happy wedding anniversary.

Tom evlilik yıldönümünü unuttu ve Mary üzgündü. - Tom forgot his wedding anniversary and Mary was upset.

jubilee
jübile
anniversary
{i} yıldönümü kutlaması
anniversary
senei devriye
anniversary
yıl dönümünü kutlama

Tom ve Mary birlikte olmalarının birinci yıl dönümünü kutlamak için romantik bir akşam yemeği verdiler. - Tom and Mary had a romantic dinner to celebrate the first anniversary of their being together.

anniversary
yıldönüm

Mary'nin kocası gecikmiş yıldönümü yemekleri için onu fantazi Fransız restoranına götürdü. - Mary's husband took her to the fancy French restaurant for their belated anniversary dinner.

Tom ve Mary evlilik yıldönümlerini kutlamak için lüks bir restorana gittiler. - Tom and Mary went to a fancy restaurant to celebrate their wedding anniversary.

jubilee
{i} herhangi bir olayın ellinci yıldönümü
jubilee
{i} evlilikte altın yıl
jubilee
Katoliklere Papanın bazı fırsatlarla tam ve genel olarak günahları
jubilee
sevinç veya bayram töreni
jubilee
(isim) jübile, yıldönümü, ellinci yıldönümü
jubilee
{i} yıldönümü