istilalar

listen to the pronunciation of istilalar
Türkisch - Türkisch

Definition von istilalar im Türkisch Türkisch wörterbuch

istila
Bir ülkeyi silâh gücüyle ele geçirme
istila
Bir ülkeyi silah gücüyle ele geçirme: "İstanbul'a geldiğim zaman Habeşistan istilası başlamak üzereydi."- H. E. Adıvar
istila
Yayılma, kaplama, sarma, bürüme
istilâ
(Osmanlı Dönemi) kaplama, yayılma, ele geçirme
İSTİLA
(Osmanlı Dönemi) Meydanın sonuna erişmek
İSTİLA
(Osmanlı Dönemi) (Vely. den) Kaplamak, yayılmak
İSTİLA
(Hukuk) Basma, bürüme, salgın, kaplama
İSTİLA
(Osmanlı Dönemi) Ele geçirmek. İşgal etmek
İSTİLA
(Osmanlı Dönemi) Basmak. Galebe etmek
Türkisch - Englisch

Definition von istilalar im Türkisch Englisch wörterbuch

istila
invasion

One withstands the invasion of armies; one does not withstand the invasion of ideas. - Orduların istilasına karşı konulabilir, fikirlerin istilasına karşı konulamaz.

The American invasion of Iraq left the country devastated, fragmented and broke. - Irak'ın Amerikan istilası ülkeyi harap, parçalanmış ve beş parasız bıraktı.

istila
{i} incursion
istila
infestation
istila
invade

In 1950, North Korea invaded South Korea. - 1950'de Kuzey Kore Güney Kore'yi istila etti.

The natives have to defend their land against invaders. - Yerliler topraklarını istilacılara karşı savunmak zorundalar.

istila
(Gıda) infection
istila
influx
istila
plague
istila
pervades
istila
spread, covering, overwhelming
istila
invasion, occupation; infestation, plague
istila
irruption
istila
spreading over
istila
invasion, occupation
istila
pervasiveness