The principal presented each of the graduates with diploma.
- Okul müdürü mezunların her birine diplomasını sundu.
Each of the brothers has a car.
- Erkek kardeşlerin her birinin bir arabası var.
Every one of her songs was a hit.
- Onun şarkılarından her biri bir liste başıydı.
I am master of all the birds in the world, and have only to blow my whistle and every one will come to me.
- Ben dünyadaki tüm kuşların efendisiyim ve sadece düdüğüme üflemek zorundayım ve her biri bana gelecektir.