gebräunt

listen to the pronunciation of gebräunt
Deutsch - Türkisch

Definition von gebräunt im Deutsch Türkisch wörterbuch

gebraunt
tabaklanmış
Englisch - Türkisch

Definition von gebräunt im Englisch Türkisch wörterbuch

tanned
yanık tenli

Eskiden sarışın ve yanık tenli olduğuna inanamıyorum. - I cannot believe you used to be blonde and tanned.

tanned
bronzlaşmış

Mary'nin hafifçe bronzlaşmış bir cildi var. - Mary has a slightly tanned skin.

Şu adam çok bronzlaşmış. - That man is very tanned.

tanned
yanık

Eskiden sarışın ve yanık tenli olduğuna inanamıyorum. - I cannot believe you used to be blonde and tanned.

browned
usanmış
tanned
tabaklanmış
Deutsch - Englisch
embrowned
browned
tanned
bronzy
gebräunt sein
to be tanned