frisiert

listen to the pronunciation of frisiert
Englisch - Türkisch

Definition von frisiert im Englisch Türkisch wörterbuch

cooked
(Gıda) pişirilmiş

Onların verdiği akşam yemeği kötü pişirilmişti. - The dinner they served was badly cooked.

Akşam yemeği için dört farklı biçimde pişirilmiş kuzu etim vardı. - For dinner, I had lamb cooked four different ways.

cooked
pişmek
falsified
tahrif edilmiş

Fotoğraf tahrif edilmişti. - The photograph was falsified.

falsified
sahte
cooked
pişir(mek)
falsifies
sahtecilik
cooked
pişir

İki erkek çocuk yemeklerini kendi aralarında pişirdi. - The two boys cooked their meal between them.

Karısı dışarıda olduğu için, kendisine akşam yemeği pişirdi. - His wife being out, he cooked dinner for himself.