discalceate

listen to the pronunciation of discalceate
Englisch - Türkisch

Definition von discalceate im Englisch Türkisch wörterbuch

barefoot
yalınayak

O kadar ürkmüştü ki yalınayak dışarı koştu. - He was so startled that he ran outside barefoot.

Tom yalınayak yürümeye alışkın değildir. - Tom isn't accustomed to walking barefooted.

barefoot
s., z. yalınayak
barefoot
çıplak ayakla

Bakın, çocuklar suyun içinde çıplak ayakla yürüyor. - Look, the boys are walking barefoot in the water.

Çıplak ayakla dolaşmayı severim. - I like walking around barefoot.

barefoot
{s} çıplak ayaklı

Tom daima çıplak ayaklıdır. - Tom is always barefoot.

Çocuklar çıplak ayaklıydılar. - The children were barefoot.

Englisch - Englisch