devende

listen to the pronunciation of devende
Türkisch - Englisch
on camels
deve
camel

The last straw breaks the camel's back. - Devenin belini kıran son saman çöpü.

A long caravan of camel was heading to the West. - Uzun bir deve kervanı Batıya doğru gidiyordu.

deve
(Tabiat Doğa) (hayvan, Fam: devegiller) [syn.: deve, buhur] two-humped camel
deve
large desert animal with a humped back
Englisch - Englisch

Definition von devende im Englisch Englisch wörterbuch

deve
Deaf
Türkisch - Türkisch
(Osmanlı Dönemi) f. Seyyah. Seyahat eden, gezen, dolaşan
Deve
(Osmanlı Dönemi) SIBHAL
Deve
şütür
deve
Geviş getiren memelilerden, boynu uzun, sırtında bir veya iki hörgücü olan, yük taşımakta kullanılan hayvan (Camelus)
deve
Zoolojide, Camelus olarak tanımlanan, geviş getiren memelilerden, boynu uzun, sırtında bir veya iki hörgücü olan, yük taşımakta kullanılan hayvan