Tom kimin terfi ettirilmesi gerektiğine karar veremedi.
- Tom couldn't decide who should get promoted.
Geçen hafta kendini terfi ettirmeyi başardı.
- He managed to get himself promoted last week.
Onlar televizyonda yeni bir arabanın reklamını yaptılar.
- They advertised a new car on TV.
Bu ürünün TV'de reklamı yapıldı.
- This product was advertised on TV.