bekümmert

listen to the pronunciation of bekümmert
Deutsch - Türkisch
(Gramer) (über etw. /jdn. + A) birisinden, bir şeyden endişelenmek
Englisch - Türkisch

Definition von bekümmert im Englisch Türkisch wörterbuch

concerned
endişeli

Senin hakkında endişeliyiz. - We're concerned about you.

Ne hakkında endişelisin? - What are you concerned about?

concerned
{s} ilgili

Ben onunla ilgili değilim. - I'm not concerned with that.

Neden bu kadar ilgilisin? - Why are you so concerned?

concerned
ilişki
concerned
merak etmek
concerned
ilgili/kaygılı
concerned
ilişkili
concerned
be concerned for veya about endişe duymak
concerned
{f} ilgilen

Zaman geçerken, insanlar konuyla gittikçe daha az ilgilendiler. - As time went on, people grew less and less concerned about the matter.

Onlar da proje ile ilgileniyorlar. - They are concerned with the project also.

concerned
x kaygılandır/ilgilendir
chagrined
üzgün
concerned
kaygılı

Herkes kaygılı ve endişeli. - Everyone is concerned and worried.

Onlar gerçekten kaygılıydılar. - They were really concerned.

chagrined
kırgın
concerned
{s} endişeli, düşünceli
concerned
(sıfat) ilgilenen, ilgili, meşgul, kaygılı, endişeli
concerned
{s} meşgul
concerned
{s} ilgili, alakalı