büfede

listen to the pronunciation of büfede
Türkisch - Türkisch

Definition von büfede im Türkisch Türkisch wörterbuch

BÜFE
(Osmanlı Dönemi) Sigara, kibrit, gazete, sandviç v.s. satılan yer
BÜFE
(Osmanlı Dönemi) İstasyon lokantası
BÜFE
(Osmanlı Dönemi) Davetlileri ağırlamak için çeşitli yiyecek ve içeceklerin hazır bulundurulduğu masa
BÜFE
(Osmanlı Dönemi) Fr. İçinde sofra takımı konulan dolap
büfe
İçine sofra takımlarının konduğu dolap
büfe
İçki, yiyecek türü şeylerin satılıp tüketildiği yer
büfe
Toplantılarda yiyecek ve içeceklerin konulduğu masa: "Kadınlar büfeye gidip bir şey yemek için bile kımıldamıyorlardı."- F. R. Atay. İçki, yiyecek türü şeylerin satılıp tüketildiği yer: "Ben köşedeki büfeden size sandviç getirebilirim."- P. Safa
büfe
Toplantılarda yiyecek ve içeceklerin konulduğu masa