angesteuert

listen to the pronunciation of angesteuert
Englisch - Türkisch

Definition von angesteuert im Englisch Türkisch wörterbuch

controlled
kontrol edilmiş
controlled
denetlenmiş
controlled
kontrollü

Araba dijital kontrollü klima ile donatılmıştır. - The car is equipped with digitally controlled air conditioning.

Mary kontrollü bir eşti. - Mary was a controlled wife.

controlled
denetimli
controlled
{f} kontrol et

Tom her şeyi kontrol etti. - Tom controlled everything.

Fadıl, bölgedeki uyuşturucu ticaretini kontrol etti. - Fadil controlled the drug trade in the area.

controled
kontrollü