Sen bir kan verici olamazsın.
 - You cannot be a blood donor.
Döşemenin her tarafında kan vardı.
 - There was blood all over the floor.
Kan bağışı için acil bir ihtiyaç var.
 - There is an urgent need for blood donations.
Kan bağışında bulunmadım.
 - I didn't donate blood.
Tom'a kan nakli yapıldı.
 - Tom was given a blood transfusion.
Sadece herhangi bir kan dökme olmasını istemiyorum.
 - I just don't want there to be any bloodshed.
Daha fazla kan dökmek istemedim.
 - I didn't expect more bloodshed.