I like eggs for breakfast, but my sister prefers oatmeal.
- Ben kahvaltı için yumurta severim, ama ablam yulaf lapası tercih eder.
Mary is Tom's older sister.
- Mary Tom'un ablasıdır.
Emily's staying in her elder sister's house, because her parents went to the United States for a couple of weeks.
- Emily ablasının evinde kalıyor, çünkü anne babası birkaç haftalığına Amerika Birleşik Devletleri'ne gittiler.
My elder sister is good at playing the guitar.
- Ablam iyi gitar çalar.
Tom has three older sisters.
- Tom'un üç ablası vardır.
Mary is Tom's older sister.
- Mary Tom'un ablasıdır.
She usually has to give in to her big sister.
- O genellikle ablasına boyun eğmek zorunda.
My big sister wants to kill me.
- Ablam beni öldürmek istiyor.