a file is a unit of (usually named) information stored on a computer

listen to the pronunciation of a file is a unit of (usually named) information stored on a computer
Englisch - Türkisch

Definition von a file is a unit of (usually named) information stored on a computer im Englisch Türkisch wörterbuch

file
{i} dosya

Tom bir kaza raporunu dosyalamak için polis karakoluna gitti. - Tom went to the police station to file an accident report.

Dosyaların geri kalanı nerede? - Where are the rest of the files?

file
{f} eğelemek
file
(Bilgisayar) dosyası

Tam burada Tom'un dosyasına sahibim. - I have Tom's file right here.

Tom'un dosyasını tekrar gözden geçiriyorum. - I've been going over Tom's file.

file
(Bilgisayar) kütüğe yazmak
file
(Kanun) kaydettirmek
file
(Bilgisayar) yazılacak dosya
file
tek sıra halinde yürümek
file
kuyruk
file
(Mühendislik) ege, törpü
file
{i} (Bilgisayar) dosya
file
{f} dosyalamak

Tom bir kaza raporunu dosyalamak için polis karakoluna gitti. - Tom went to the police station to file an accident report.

Bir hasar raporunu dosyalamak için mi geldin? - Have you come to file a damage report?

file
{i} törpü

Alet kutusunda bir törpün var mı? - Do you have a file in the tool chest?

Mary bir tırnak törpüsü ile tırnaklarını törpülüyor. - Mary is filing her nails with a nail file.

file
torpülemek
file
{i} sıra

Kulübeye yetişinceye kadar onu tek sıra izledik. - We followed him single file till we reached the cabin.

Tek sıra halinde sıralan. - Line up in single file.

file
(fiil) dosyalamak, kayda geçirmek, sıra ile yürümek, eğelemek, törpülemek, pürüzlerini gidermek
file
resmi işleme koyma
file
{i} evrak/dosya dolabı
file
(isim) dosya, klasör, sıra, eğe, törpü
file
{f} pürüzlerini gidermek
Englisch - Englisch
file