118

listen to the pronunciation of 118
Türkisch - Englisch
one hundred eighteen
Türkisch - Türkisch

Definition von 118 im Türkisch Türkisch wörterbuch

Ali imran 118
(Kuran) Ey İnananlar! Sizden olmayanı sırdaş edinmeyin, onlar sizi şaşırtmaktan geri durmazlar, sıkıntıya düşmenizi isterler. Onların öfkesi ağızlarından taşmaktadır, kablerinin gizlediği ise daha büyüktür. Eğer aklediyorsanız, şüphesiz size ayetleri açıkladık
Araf 118
(Kuran) Hak tahakkuk etti, onların yaptıkları boşa gitti
Bakara 118
(Kuran) Kendilerine verdiğimiz Kitab'ı gereğince okuyanlar var ya, işte ona ancak onlar inanırlar. Onu inkar edenler ise kaybedenlerdir.*
Enam 118
(Kuran) Allah'ın ayetlerine inanıyorsanız, üzerine Allah'ın adı anılmış olan şeyden yiyin
Maide 118
(Kuran) Onlara azabedersen, doğrusu onlar Senin kullarındır; onları bağışlarsan, Güçlü olan, Hakim olan şüphesiz ancak Sensin
Müminun 118
(Kuran) De ki: "Rabbim! Bağışla, merhamet et, Sen merhamet edenlerin en hayırlısısın."*
Nahl 118
(Kuran) Sana anlattıklarımızı, daha önce, yahudi olanlara da haram kılmıştık; biz onlara zulmetmedik, onlar kendilerine zulmediyorlardı
Saffat 118
(Kuran) Her ikisini de doğru yola eriştirmiştik
Tevbe 118
(Kuran) Bütün genişliğine rağmen yer onlara dar gelerek nefisleri kendilerini sıkıştırıp, Allah'tan başka sığınacak kimse olmadığını anlayan, savaştan geri kalmış üç kişinin tevbesini de kabul etti. Allah, tevbe ettikleri için onların tevbesini kabul etmiştir. Çünkü O tevbeleri kabul eden, merhametli olandır. *