örse

listen to the pronunciation of örse
Türkisch - Englisch
ie if
örs
(Mühendislik) anvil

The cobbler is looking for a new anvil. - Ayakkabı tamircisi yeni bir örs arıyor.

The stirrup is a bone in the middle ear, between the anvil and the inner ear. - Üzengi örs ve iç kulak arasında, orta kulakta bir kemiktir.

örs
stake
örs
stithy
Türkisch - Türkisch

Definition von örse im Türkisch Türkisch wörterbuch

Örs
(Osmanlı Dönemi) SİNDAN
örs
Üzerine çivi çakılacak ayakkabı geçirilen kunduracı aracı
örs
üzerinde maden dövülen, çelik yüzeyli, demir araç
örs
Demirci aracı
örs
Biçimleri yapılacak işe göre değişen, üzerinde maden dövülen, çelik yüzeyli, demir araç
örs
Kunduracının, dikişten sonra vardela perçinlemekte kullandığı demir alet