öncüllük

listen to the pronunciation of öncüllük
Türkisch - Englisch

Definition von öncüllük im Türkisch Englisch wörterbuch

öncül
{i} premise

I disagree with your premise. - Senin öncülüne katılmıyorum.

The premise is relatively simple. - Öncül nispeten basittir.

öncül
precessor
öncül
(Biyokimya) primer
öncül
(Tıp) precursor
öncül
log. premise (either of the first two propositions of a syllogism)
öncül
antecedent; premise, premiss mukaddem
öncül
antecedent
öncül
premiss
Türkisch - Türkisch

Definition von öncüllük im Türkisch Türkisch wörterbuch

Öncül
mukaddem
öncül
Bir bilimsel çalışmada işe koyulurken, araştırmaya konu edilmeksizin doğru sayılan önerme
öncül
Bir tasımda sonucu hazırlayan ilk iki önermeden her biri, mukaddem
öncül
Bir çıkarımın öncüller kümesini oluşturan önermelerden herhangi biri, mukaddem
öncül
Kılavuz, öncü