çevirmen

listen to the pronunciation of çevirmen
Türkisch - Englisch
translator

Because I want to be a translator. - Çünkü ben bir çevirmen olmak istiyorum.

One problem translators face is that sometimes the source document is poorly written. - Çevirmenlerin karşılaştığı bir sorun kaynak belgenin kötü yazılmasıdır.

interpreter; dragoman
translator mütercim
{i} interpreter

She hired him as an interpreter. - O, onu bir çevirmen olarak işe aldı.

We talked without the aid of an interpreter. - Bir çevirmenin yardımı olmadan konuştuk.

{i} dragoman
Türkisch - Türkisch
Bir yazıyı veya konuşmayı bir dilden başka bir dile çeviren kimse, mütercim
mütercim