Sana şimdiden teşekkür ederim.
- Ich danke dir im Voraus.
Beni aranızda kabul ettiğiniz için teşekkür ederim.
- Danke dafür, dass ihr mich in eurer Mitte akzeptiert.
Beni doğum günü partine davet ettiğin için teşekkür ederim.
- Thank you for inviting me to your birthday party.
Evet, anlıyorum. Teşekkür ederim.
- Yes, I understand. Thank you.
Açıklaman için teşekkürler.
- Thanks for your explanation.
Derinden minnettar olduğu için, teşekkürlerini ifade etmeye çalıştı.
- Being deeply thankful, he tried to express his thanks.
İyiyim, teşekkürler. Ya siz?
- Fine, thank you. And you?
Hayır, teşekkürler. Tokum.
- No, thank you. I'm full.
Beni Facebook'ta eklediğin için teşekkür ederim.
- Thanks for adding me on Facebook.
Bütün bunu yaptığın için teşekkür ederim.
- Thanks for doing all this.
Cömert davet için teşekkür ederiz fakat misafirliğin tadını kaçırmak istemiyoruz.
- Thank you for the generous invitation but we don't want to wear out our welcome.
Dinlediğiniz için teşekkür ederiz.
- Thank you for listening.
Yardımın için teşekkür ederim. Canın sağolsun.
- Thank you for your help. - No worries.
Amerikalılar Şükran gününde özel yemekler yer.
- Americans eat special foods on Thanksgiving.
Amerikalılar Şükran gününde niçin hindi yer?
- Why do Americans eat turkey on Thanksgiving?
I'll try again, thank you.
- Ich werde es nochmal versuchen, danke.
Thank you for the information.
- Danke für die Information.