beso

İspanyolca - Türkçe

beso teriminin İspanyolca Türkçe sözlükte anlamı

öpücük

Tom bir öpücük almayı umuyordu. - Tom esperaba conseguir un beso.

öp

O beni öptü, onu değil. - Me besó a mí, no a él.

İlk öpücüğümün daha romantik olacağını hayal ettim. - Pensaba que mi primer beso sería más romántico.

kıss

buse

İspanyolca - İngilizce

beso teriminin İspanyolca İngilizce sözlükte anlamı

light touch

kiss, act of kissing, touch of the lips (sign of affection)

osculation

kissed

The boy caressed the girl's chin and kissed her cheek. - El niño acarició a la niña en el mentón y la besó en la mejilla.

She kissed us on the cheek and wished us a good night. - Ella nos besó en la mejilla y nos dio las buenas noches.