الإنجليزية - التركية
تعريف zum vorschein bringend في الإنجليزية التركية القاموس.
- revealing
- {s} kadın vücudunun genelde örtülü olan kısımlarını sergileyen (giysi)
- revealing
- açığa çıkararak
- revealing
- açığa çıkarma
- revealing
- belirli bir durumu belli eden
- uncovering
- ortaya çıkarma
- uncovering
- keşfetme
- revealing
- (giysi) bir kısmını gösteren
- revealing
- {i} açığa vurma
Seni sırlarımı açığa vurmaktan vazgeçiremem. Ancak, yapmaman için yalvarıyorum.
-I can't stop you from revealing my secrets. However, I beg you not to.
- revealing
- {f} açığa çıkar
Kabin basıncının değişmesi gerekiyorsa, koltuğunuzun üzerindeki paneller oksijen maskelerini açığa çıkaracaktır.
-If cabin pressure should change, panels above your seat will open revealing oxygen masks.
- revealing
- manidar
- revealing
- açıklayıcı
Bu açıklayıcı ders için teşekkürler!
-Thank you for this revealing lecture!
- revealing
- anlamlı
- revealing
- açık
Bu açıklayıcı ders için teşekkürler!
-Thank you for this revealing lecture!
- revealing
- {s} (belirli bir durumu) açığa vuran/belli eden (söz)
- revealing
- dekolte
- revealing
- göster
المصطلحات ذات الصلة
ألمانية - الإنجليزية
تعريف zum vorschein bringend في ألمانية الإنجليزية القاموس.
- uncovering
- revealing
zum vorschein bringend
Resimler
السابق
المفضلات