zudem

listen to the pronunciation of zudem
ألمانية - التركية
{tsu: dem} bundan başka, üstelik
kaldı ki
الإنجليزية - التركية

تعريف zudem في الإنجليزية التركية القاموس.

besides
{e} dışında

Mary ve John'un dışında odada kimse yoktu. - There was no one in the room besides Mary and John.

Tom ve Mary'nin dışında odada hiç kimse yoktu. - There was no one in the room besides Tom and Mary.

additionally
ayrıca

Kesin olarak konuşursam, sağlıklı düşünmek için en az altı saate ihtiyacım var. Ayrıca mutlu olmak için yedi saate ihtiyacım var. - Precisely speaking, I need six hours to at least think straight. Additionally, I need seven hours to be happy.

additionally
ek olarak
additionally
buna ek olarak
additionally
ayriyetten
besides
Yanı sıra

Bunun yanı sıra, nasıl dans edilir bilmiyorum. - Besides that, I don't know how to dance.

İngilizcenin yanı sıra iki dil bilmekte. - He speaks two languages besides English.

besides
-e ilaveten
besides
-in dışında
besides
hariç
besides
ayrıca

Her nadir şey pahalıdır, ayrıca ucuz bir at enderdir, bu nedenle ucuz at pahalıdır. - Every rare thing is expensive, besides a cheap horse is rare, therefore a cheap horse is expensive.

Ben bu daireyi seviyorum. Yer iyi ve ayrıca, kira çok yüksek değil. - I like this flat. The location is good, and besides, rent is not very high.

besides
üstelik

Şimdi çok geç oldu. Üstelik, yağmur yağmaya başlıyor. - It's too late now. Besides, it's starting to rain.

besides
bundan başka
besides
bir de

Sir Winston Churchill, büyük bir devlet adamı olmanın yanı sıra, büyük bir yazardı. - Besides being a great statesman, Sir Winston Churchill was a great writer.

besides
bunun yanısıra
additionally
(zarf) ayrıca, bundan başka, ilaveten
additionally
bundan başka
besides
besides başka
besides
{e} yanı sıra. z. ayrıca, üstelik
ألمانية - الإنجليزية
what is more
in addition
moreover (formal) (as an additional aspect)
additionally
besides
moreover
und zudem
and … to boot (postpositive) (old-fashioned or humorous)