zitlik

listen to the pronunciation of zitlik
التركية - الإنجليزية

تعريف zitlik في التركية الإنجليزية القاموس.

zıtlık
contrast

Latin American novels are characterized by their contrast. - Latin Amerika romanları zıtlıklarıyla nitelenir.

The contrast between the two ideas is very marked. - İki fikir arasındaki zıtlık çok belirgin.

zıtlık
cross purposes
zıtlık
contradistinction
zıtlık
adversity
zıtlık
(Ticaret) reversal
zıtlık
cross-purposes
zıtlık
adverseness
zıtlık
contradiction
zıtlık
antinomy
zıtlık
antagonism
zıtlık
opposition
zıtlık
opposition, conflict
zıtlık
antipodes
zıtlık
antithesis
zıtlık
repugnance
zıtlık
oppositeness
zıtlık
inconsistency
zıtlık
discrepancy
zıtlık
contrariness
zıtlık
repugnant
zıtlık
adverse
zıtlık
contraposition
zıtlık
conflict
zıt
opposite

Dying is not the opposite of living: we spend our life living while we don't spend our death dying. - Ölüm yaşamın zıttı değildir: biz ölümümüzü ölürken geçirmezken hayatımızı yaşarken geçiririz.

North is the opposite direction from south. - Kuzey güneyden zıt yöndedir.

zıt
{s} converse
zıt
contrary
zıtlık duyarlılığı
contrast sensitivity
zıtlık etkisi
contrast effect
zıtlık yaratmak
create conflict
zıt
reverse
zıt
damning
zıt
averse
zıt
the converse
zıt
(Ticaret) anti-
zıt
cross
zıt
the opposite

Dying is not the opposite of living: we spend our life living while we don't spend our death dying. - Ölüm yaşamın zıttı değildir: biz ölümümüzü ölürken geçirmezken hayatımızı yaşarken geçiririz.

Tom has the opposite problem. - Tom'un zıt bir sorunu var.

zıt
(Tıp) antagonist
zıt
contrast

Latin American novels are characterized by their contrast. - Latin Amerika romanları zıtlıklarıyla nitelenir.

They are entirely contrasting opinions. - Onlar tamamen zıt görüşteler.

zıt
the contrary
zıt
abhor
zıt
{s} opponent
zıt
anti
zıt
contra-
zıt
contrarious
zıt
alien
zıt
antagonistic
zıt
adverse
zıt
antithetical
zıt
diametrical
zıt
absonant
zıt
out of keeping
zıt
abhorrent
zıt
counteracts
taban tabana zıtlık
dead set
zıt
conflicting
zıt
opposite, contrary, person or thing that is the contrary of another, antithesis, antipode: Taha, Emin'in zıddı. Taha's the opposite of Emin. Birbirinin tam zıddı olan iki şıkla karşı karşıya kaldı. He was face to face with two diametrically opposite choices
zıt
antithetic
zıt
contrary, opposite, converse " karşıt; the opposite, the converse, the contrary
zıt
opposite, opposing, contrary, contradictory, antithetic, antithetical, antipodal
zıt
antonym

The word ‘antonym’ is antonymous to ‘synonym’. - Zıt anlamlı sözcüğü eş anlamlı sözcüğünün zıt anlamlısıdır.

zıt
antonymous

The word ‘antonym’ is antonymous to ‘synonym’. - Zıt anlamlı sözcüğü eş anlamlı sözcüğünün zıt anlamlısıdır.

zıt
negative
zıt
counter
zıt
athwart
zıt
opposed
zıt
antipole
zıt
polar
zıt
jarring
zıt
discrepancy
zıt
repugnant
zıt
dis
zıt
derogate
التركية - التركية

تعريف zitlik في التركية التركية القاموس.

zıtlık
Zıt olma durumu
zıtlık
(Osmanlı Dönemi) zıddiyet
zıt
Karşıt anlamlı

Uyanmak sözcüğü uyumak sözcüğünün karşıt anlamlısıdır. - Uyanmak, uyumanın zıttıdır.

Yatmak sözcüğü kalkmak sözcüğünün karşıt anlamlısıdır. - Yatmak, kalkmanın zıttıdır.

zıt
Karşıt

Yatmak, kalkmanın karşıt eylemidir. - Yatmak, kalkmanın zıttıdır.

Uyanmak, uyumanın karşıt eylemidir. - Uyanmak, uyumanın zıttıdır.

zıt
Karşıt anlamlı: "... devam ediyor, birbirine zıt birçok şeyler söylüyordu."- Ö. Seyfettin