التركية - التركية
تعريف yigit في التركية التركية القاموس.
- yiğit
- Güçlü, kahraman, alp
- yiğit
- Delikanlı, genç erkek: "Yiğide ölüm geçine / Al beni zülfün ucuna / Sallanayım tel yerine."- Karacaoğlan
- yiğit
- Gözü pek, düşüncelerini açıkça söylemekten çekinmeyen (kimse)
- yiğit
- Güçlü ve yürekli, kahraman alp
- yiğit
- Yürekli
- yiğit
- Delikanlı, genç erkek
- Yiğit
- yağız
- Yiğit
- (Osmanlı Dönemi) NAMCU
- Yiğit
- mert
- KOÇ YİĞİT
- (Osmanlı Dönemi) Güçlü kuvvetli, bahadır, gözünü budaktan sakınmaz, cengâver
- Yiğitler
- (Osmanlı Dönemi) ASÜD
- koç yiğit
- Yakışıklı, genç ve gürbüz delikanlı
المصطلحات ذات الصلة
التركية - الإنجليزية
تعريف yigit في التركية الإنجليزية القاموس.
- yiğit
- valiant
- yiğit
- brave
Tom is brave and courageous.
-Tom cesur ve yiğittir.
- yiğit
- courageous
Tom is brave and courageous.
-Tom cesur ve yiğittir.
- yiğit
- gallant
- yiğit
- brave, courageous, plucky, manly, gallant; young man; manly youngster, brave man
- yiğit
- hero
- yiğit
- brave and manly young fellow
- yiğit
- stout
Stout fellow you are, bro!
-Yiğit adammışsın be birader!
- yiğit
- game
Without humility, courage is a dangerous game.
-Alçakgönüllülük olmadan, yiğitlik tehlikeli bir oyundur.
- yiğit
- daredevil
- yiğit
- spunky
- yiğit
- bulldog
- yiğit
- stouthearted
- yiğit
- redoubtable
- yiğit
- Spartan
- yiğit
- plucky
- yiğit
- young man; dashing young fellow, young buck, young blood
- yiğit
- manful
- yiğit
- brave, stouthearted
- yiğit
- manly
- yiğit
- valorous
- yiğit
- doughty
- yiğit
- red-blooded
- yiğit
- stack
- yiğit
- dare devil
- yiğit
- young man
- yiğit
- brave man
- yiğit
- dare
- yiğit
- pluck
- yiğit
- virile
- yiğit
- intrepid
- yiğit
- manlike
- yiğit
- chivalrous
- yiğit
- red blooded
- yiğit
- {i} daring
- yiğit
- undaunted
- yiğit
- resolute
- yiğit
- hardy
- yiğit
- gamy
- yiğit
- gritty
- yiğit kimse
- Ironsides
- yiğit ve çalışkan
- like a Trojan
- koç yiğit
- strapping young man
المصطلحات ذات الصلة
yigit
الواصلة
yi·ğitالنطق
Resimler
السابق
المفضلات