الإنجليزية - التركية
تعريف yeah. في الإنجليزية التركية القاموس.
- yes
- evet
Evet, bunu bilerek yaptım.
-Yes, I did this intentionally.
Evet,yoğun işimi unutabileceğim ve dinlenebileceğim.
-Yes, I will be able to forget my busy work and relax.
- yeah
- evet
Evet, yarın izne çıkacağım.
-Yeah, I'm going to take tomorrow off.
Oh evet, ben tamamen katılıyorum.
-Oh yeah, I totally agree.
- yeah
- he
- yes
- olur
Evet, bu arada bir olur.
-Yes, it happens once in a while.
Mary'nin dün yaptığından Tom'a bahsetmesen iyi olur.
-You'd better not tell Tom about what Mary did yesterday.
- yes
- kavuk sallayan kimse
- yes
- hay hay
- yes
- (isim) olumlu cevap
- yes
- z. evet. i. (çoğ. --es/--ses) olumlu cevap/oy
- yes
- evet efendimci
- yeah
- z., k.dili. evet
- yeah
- {ü} tamam
Oh evet, ben tamamen katılıyorum.
-Oh yeah, I totally agree.
Herkes aklını başına devşirdi, tamam.
-Everybody pulled their socks up, yeah.
- yes
- beli
- yes
- he
- yes
- {i} olumlu cevap
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف yeah. في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- Expressing joy, celebration, glee, etc
Yeah! We did it!''.
- {ü} yes (Informal)
- yes
- Yeah means yes. `Bring us something to drink.' --- `Yeah, yeah.' see also yes. S1 yes
- not only so, but; "I therein do rejoice, yea, and will rejoice"
yeah.
الواصلة
yeahResimler
فيديوهات
... - YEAH! - NAKAMURA STOMP! ...
... But, yeah, it was really funny. ...
السابق
المفضلات