Investors must distinguish between genuine value creation and wishful thinking.
- Yatırımcılar, gerçek değer yaratma ile hüsnükuruntuyu ayırt etmeliler.
Human beings are created to create things.
- İnsan oğlu bir şeyler yaratmak için yaratıldılar.
Our company is going to be left behind too if we don't create an environment in which we can get instant Internet access.
- Acil internet girişi olan bir çevre yaratmazsak, bizim şirketimizde geride kalacak.
Human beings are created to create things.
- İnsan oğlu bir şeyler yaratmak için yaratıldılar.
She's good at creating the narrative of a crime.
- O bir suçun öyküsünü yaratmada iyidir.
Religion played a very important role in creating the various calendars still in use.
- Din hala kullanımda olan çeşitli takvimleri yaratmada çok önemli bir rol oynamıştır.
We don't want to create any new problems.
- Biz hiç yeni sorunlar yaratmak istemiyoruz.
Human beings are created to create things.
- İnsan oğlu bir şeyler yaratmak için yaratıldılar.
We don't want to create any new problems.
- Biz hiç yeni sorunlar yaratmak istemiyoruz.
Human beings are created to create things.
- İnsan oğlu bir şeyler yaratmak için yaratıldılar.
I want to make a difference.
- Ben bir fark yaratmak istiyorum.
That's got to make a difference.
- O bir fark yaratmak zorunda.
A nation creates music — the composer only arranges it.
- Bir ulus kendi müziğini yaratır - besteci yalnızca onu düzenler.
It is not possible to conceive without perceiving.
- algılama olmadan yaratmak imkansızdır.
In the beginning God created the heaven and the earth.
- Başlangıçta Tanrı göğü ve yeri yarattı.
God created the world.
- Allah dünyayı yarattı.
Your behavior is creating a lot of problems.
- Davranışın çok sayıda sorun yaratıyor.
A young Kyrgyz woman, creating a miracle with her own hands in Moscow, amazed the Dagestanis.
- Moskova’da kendi elleriyle bir mucize yaratan genç bir Kırgız kadın, Dağıstanlıları şaşırttı.
If God doesn't exist in our world, then I will create God with my own hands.
- Tanrı dünyamızda yoksa, öyleyse Tanrı'yı kendi ellerimle yaratacağım.
Our company is going to be left behind too if we don't create an environment in which we can get instant Internet access.
- Acil internet girişi olan bir çevre yaratmazsak, bizim şirketimizde geride kalacak.