Tom Mary'nin güvenliği hakkında endişeli.
 - Tom is concerned about Mary's safety.
Senin hakkında endişeliyiz.
 - We're concerned about you.
Ben onunla ilgili değilim.
 - I'm not concerned with that.
O, babasının rahatsızlığı ile ilgili endişe duymaktadır.
 - He is concerned about his father's illness.
Onlar da proje ile ilgileniyorlar.
 - They are concerned with the project also.
Bu kitap en çok pasif içiciliğin etkileriyle ilgilenmektedir.
 - This book is chiefly concerned with the effects of secondhand smoking.
Onlar gerçekten kaygılıydılar.
 - They were really concerned.
İnsanlar ırksal sorunlar hakkında kaygılılar.
 - People are concerned about racial problems.