Bu oda uyumak için uygun değil.
 - This room is not suitable for sleeping.
Günde en az yedi saat uyumak zorundayız.
 - We must sleep at least seven hours a day.
Şair ölümü uykuya benzetti.
 - The poet compared death to sleep.
Benim kendi deneyimlerinden, hastalık çoğunlukla uykusuzluktan kaynaklanıyor.
 - From my own experience, illness often comes from sleeplessness.
Kömür sobasıyla uyumamalısınız. Çünkü karbonmonoksit olarak adlandırılan çok zehirli bir gaz içerir. Kömür sobasıyla uyumak ölümle sonuçlanabilir.
 - You shouldn't sleep with a coal stove on because it releases a very toxic gas called carbon monoxide. Sleeping with a coal stove running may result in death.
Bu oda uyumak için uygun değil.
 - This room is not suitable for sleeping.
Tom muhtemelen sadece evde kalmak ve uyumak istedi.
 - Tom probably wanted to just stay at home and go to sleep.
Evde kalmak ve bütün gün uyumak istiyorum.
 - I want to stay home and sleep all day.
Bu oda uyumak için uygun değil.
 - This room is not suitable for sleeping.
Robin uyurken çok sevimli görünüyor.
 - Robin looks very cute when he's sleeping.