viskos

listen to the pronunciation of viskos
ألمانية - التركية
lüzucetli, yapiskan. akiskansi °e / viskoz 9i.meter n viskozimetre ^i.tät / viskozite, lüzucet, kalmlik, akis-kansilik
الإنجليزية - التركية

تعريف viskos في الإنجليزية التركية القاموس.

consistent
{s} tutarlı

Onun davranışları sözleriyle tutarlı. - Her behavior is consistent with her words.

Sen tutarlı değilsin. - You are not consistent.

consistent
{s} istikrarlı

Şirketimiz istikrarlı ücretler için karar verdi. - Our company decided for consistent fees.

consistent
{s} bağıntılı
consistent
{s} kalıcı
consistent
mütemadiyen
consistent
devamlı
consistent
(Gıda) özlü
consistent
sürekli

Yakın zamanda yapılan araştırmalara göre, Japonya'daki yaşam beklentisi sürekli olarak artıyor. - As recent research shows, the life expectancy in Japan is consistently increasing.

Fakirlere sürekli yardım etmeye gayret etti. - He has consistently endeavored to help the poor.

consistent
uygun
consistent
birbirini tutar
consistent
birbirini tutan
consistent
consistently devamlı olarak
consistent
birbirine uygun
consistent
aralarında mutabakat olan
ألمانية - الإنجليزية
consistent
viscous