What is your area of expertise?
- Uzmanlık alanınız nedir?
That's outside my area of expertise.
- Bu benim uzmanlık alanımın dışında.
That's his specialty.
- Bu, onun uzmanlık alanı.
What's your specialty?
- Uzmanlık alanın nedir?
He is something of an expert on oriental art.
- O, oryantal sanatında birazcık uzmandır.
Dieticians are experts in the food industry.
- Diyetisyenler yemek branşında uzmandırlar.
Tom wanted to become a search-and-rescue specialist.
- Tom bir arama-kurtarma uzmanı olmak istiyordu.
I'm not a specialist.
- Ben bir uzman değilim.
I think that's an interesting profession.
- Bence bu enteresan bir uzmanlık alanı.
Tom is an authority on jazz.
- Tom, cazda bir uzmandır.
He's an authority in his field.
- O, alanında bir uzmandır.
Is it a good idea to hire former hackers to work as security professionals?
- Eski bilgisayar korsanlarını güvenlik uzmanı olarak çalıştırmak için kiralamak iyi bir fikir mi?
You need a professional to translate this.
- Bunu çevirmek için bir uzmana ihtiyacın var.
Why don't we let Tom handle this matter? After all, he's the expert, right?
- Neden Tom'un bu mesele ile ilgilenmesine izin vermiyoruz? Nede olsa, o uzman, değil mi?
For someone who's supposed to be an expert, you don't seem to know much.
- Uzman olması gereken biri için çok şey biliyor gibi görünmüyorsun.
This is not my specialty.
- Bu benim uzmanlık alanım değil.
What's your specialty?
- Uzmanlık alanın nedir?
He is a good judge of horses.
- O, atlarla ilgili iyi bir uzmandır.
The judges haven't yet picked the best book.
- Uzmanlar henüz en iyi kitabı seçmediler.
Which foreign language are you most proficient in?
- En çok hangi yabancı dilde uzmanlaşmış bulunuyorsunuz?
Tom is a proficient marksman.
- Tom uzman bir keskin nişancıdır.