Bugün aşırı derecede sıcak.
 - It's unusually warm today.
Aşırı derecede soğuk bir kış yaşadığınızı duydum.
 - I hear that you are having an unusually cold winter.
Olağandışı bir şekilde ılıman bir kıştı.
 - It was an unusually mild winter.
O, olağandışı olarak tutkun olmayan bir kişi olarak tanımlandı.
 - He was described as an unusually passionless person.