Eski mobilyayı kaldırdık.
- We removed the old furniture.
Kağıtları masadan kaldırdı.
- She removed the papers from the desk.
Maziye sünger çekip yeniden başlamak için işimi bıraktım ve taşındım.
- I quit my job and moved so I could start off with a clean slate.
Yaklaşık 1830 yılında, aile anayurdu Almanya'dan Şikago'ya taşındı.
- The family moved from their native Germany to Chicago around the year 1830.
Ağaçlar parktan kaldırıldı.
- Trees have been removed from the park.
İşaret hemen kaldırıldı.
- The sign was immediately removed.
Tom saksıyı sola doğru hareket ettirdi ve gizli kapıyı kaydırarak açtı.
- Tom moved the flower pot to the left and the secret door slid open.
Bunu hareket ettirelim.
- Let's get this moved.
Ben hikaye tarafından etkilenmiştim.
- I was moved by the story.