to zulm

listen to the pronunciation of to zulm
الإنجليزية - التركية
zulm etmek
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Bir hakkı kendi yerinden başka bir yere koymak. $ sırrınca: Dostların hataları, hizmetimizde bir nevi zulüm hükmüne geçtiği için, çabuk çarpılıyor. Şefkatli tokat yer, aklı varsa intibaha gelir. Düşman ise, hizmet-i Kur'âniyeye zıddiyeti, mümânaati, dalâlet hesabına geçer. Bilerek veya bilmiyerek hizmetimize tecavüzü, zendeka hesabına geçer. Küfür devam ettiği için, onlar ekseriyetle çabuk tokat yemiyorlar. Nasılki küçük kabahatleri işliyenlerin, nâhiyelerde cezalar
(Osmanlı Dönemi) (Zulüm) Haksızlık
(Osmanlı Dönemi) Eziyet, işkence
(Osmanlı Dönemi) haksızlık, eziyet, işkence
الإنجليزية - الإنجليزية
sin, wrong-doing, injustice