Bana göre, bilgisayar programlamak ilginç bir çabadır.
 - To me, computer programming is an interesting endeavor.
Onun bütün çabaları başarısız oldu.
 - All his endeavors proved unsuccessful.
Bir sonraki uğraşında sana iyi şanslar diliyorum.
 - I wish you the best of luck in your next endeavor.
Görevini yapmak için gayret ettik.
 - We endeavored in order to do his duty.
Fakirlere sürekli yardım etmeye gayret etti.
 - He has consistently endeavored to help the poor.
Gelecekteki çalışmalarında ona en iyisini diliyorum.
 - I wish him the very best in his future endeavors.
Gelecekteki çalışmalarında ona en iyisini diliyorum.
 - I wish her the very best in her future endeavors.
Görevini yapmak için gayret ettik.
 - We endeavored in order to do his duty.
Görevlerini yapmak için gayret ettiler.
 - They endeavored in order to do their duty.